SERTAN ÖZAN

Kimimiz 8 sene, çok sevenler 9-10 sene, liseden katılanlar 3-4 sene, kimimiz de sadece bir kaç sene birlikte olup, hayatı, dostluğu, kardeşliği  öğrendiğimiz Kolej’i, en iyi tanımlayan cümle “Anlatılmaz, yaşamak gerekir”  olmalı.

Mezuniyetten 50 yıl sonra bile her 15 günde bir, kimi zaman 10 kişi, kimi zaman 25 kişiyi Filiz’de bir araya getiren dostluk 1960’lardaki kardeşliği göstermiyor mu ?

 1965’te RA’den mezun olduktan sonra Ankara ODTÜ Makine Mühendisliği tahsili. Daha birinci sınıfta Makine’nin en güzel kızı Mualla ile tanıştık ve mezun olduğumuz yıl evlendik

1972’de oğlumuz Burak aramıza katıldı.

Askerlikten sonra 1974 yılında Sabancı grubuna (Lassa) girdim. 1982’ye kadar fabrikada ben makine mühendisliği, Mualla da endüstri mühendiliği yaptı. 1982’de İstanbul’a geldik. Mualla da artık aileni de geçindirecek kadar koca adam oldun dedi ve kendini çocuklara , ev işlerine, brice ve gezmeye adadı.

1984’te kızımız Burcu doğdu.

1988 yılına kadar Lassa’da çalıştım. 14 yıl Sabancı grubu ile hala da devam eden bir beraberliğimiz oldu.

1988’de Sabancı grubundan ayrılarak bir yıl Simtel, iki yıl Hacı Şakir firmasında Gn. Md olarak çalıştım.

1991 yılında Colgate Palmolive firması Hacı Şakir’i satın alınca, 1997’ye kadar Colgate Palmolive Türkiye ve 2000 yılına kadar Colgate Palmolive Orta Asya Gn. Md’lüğünü yaptım.                                                                 

Orta Asya’da gitmediğim ülke pek kalmadı. En enteresanı Moğalistan’dı. Türkiye’nin 5 misli büyük bir ülke ve toplam nüfus 2 milyon kişi, nüfusun takriben yarısı şehirde, yarısı da çadırda ve at sırtında. Arabayla bir şehirden diğerine gitmek için pusula ve yıldızları kullanıyorlar ve biz de bunlara diş macunu satmaya çalışıyorduk.                                         

Kazakstan’da pasaportumu otelde bıraktığım için tutuklandım, Kazakstan Md’nün kayınpederi baş savcı olduğundan tesadüfen hapisten kurtuldum. Gürcistan’da distribütörün güvenini bir şişe şarabı bir dikişte bitirerek kazandım, Kırgizistan başbakanı, “bizim gümrüklerde yolsuzluk yapılıyormuş, beraber bu işe bakalım, beni bir ziyaret eder misin” dediği an Kırgizistan maceram bitti. Türkmenistan’da özel olarak müzeden bayağı bir paraya halı alıp Türkiye’ye getirdikten bir ay sonra halı silinince boyaların akması bana güzel bir dersti.                                      

Tabii bu arada Ukranya’da sağdan soldan kurtulabilmek Kazakstan’da hapisten kurtulmaktan daha zordu.

Tabii mühendislikten pazarlama ve satışa yönelirken bana destek veren özellikle dansöz Asena’ya teşekkür ederim. Şimdi Asena nereden çıktı diyeceksiniz. Palmolive sabununun Türkiye’ye lansmanında başlayan işbirliğimiz uzun yıllar devam etti. Bayilerle yaptığımız satış toplantılarında Asena’nın coşkusuna dayanamayan bayiler 10 koli yerine 1000 koli sipariş verince Colgate Palmolive tarihi satış rekorları kırmaya başladı.

Bütün bu maceralardan sonra 2000 yılı başında Colgate’ten ayrılarak Azerbeycan’da bir şirket kurarak parfüm satmak gibi bir maceraya girdim. Önce Mualla sonra da Azerbeycan gümrükçüleri bu işin pek akıllı olmadığını bana öğrettiler, ama bence herkesin denemesi gereken güzel bir maceraydı.

Daha sonra Türkiye’de bir firma kurarak ithalat yapıp, zincir mağazalara satmaya başladım. Zincir mağazalar bu işin pek akıllı olmadığını parayı ödemeyerek bana öğrettiler.

Bir kaç yıl TSÇV’da yönetim kurulu üyeliği ve yöneticiliği yaptım. Şu anda emekliliğin keyfini çıkartmaya çalışıyorum. Emeklilik faaliyetlerinden fırsat bulunca danışmanlık yapıyorum.

Keşhanede başlayan sigara macerası 1980 yılında poker sayesinde sona erdi. Bir gece herkesin sigara içtiği bir ortamda saat 3’e kadar poker oynayıp sigara kokusu çıkmaz bir şekilde üzerime sinince o akşam sigarayı bıraktım. Sigara haricinde diğer bütün kötü alışkanlıklara devam.

Yazın Didim’de ağ atıp bol bol balık avlıyoruz, tabii kaptan Mualla. Yaş 52, kayak ve tenis zorlamaya başladı.

FB maçlarından sonra Bağdat’ta tur atmak değişmez alışkanlıklarımızdan.

Oğlum 15 yıldır Amerika’da Miami’de bir telekomünikasyon şirketinde çalışıyor, evli ve ikiz torunlarla boğuşuyorlar. Kızımız bizimle.

Bu arada ailemize yeni biri katıldı, adı Pako, Pug cinsi köpeğimiz, hani suratına kapı çarpmış gibi olan cins var ya.

İşte 52 yılın özeti.


Okul sonrası
Öğrenciler